LAURA CRESPI “Gelecek Bilimi Yapalım”: 2025 için Öğrenme, Zekâ ve Tutum

Dünya yeni gerçeklere uyum sağlarken, servis istasyonları, turizm ve küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler) gibi sektörler stratejilerini ve zeka ile öğrenmeyi anlama "yollarını" yeniden düşünmelidir. Geleneksel olarak zekâ, birikmiş bilgi ve belirli becerilerin uygulanması prizmasından değerlendirilmiştir. Ancak son araştırmalar, öğrenme ve tutumun insan zekâsının ve çevresinin gelişiminde eşit derecede önemli rol oynadığını öne sürüyor.

Bu mevcut/gelecek gerçekliği karşısında nasıl bir yaklaşım düşünebiliriz?

Servis İstasyonları bağlamında 2 taktik öneride bulunabilirim: Uyum ve Yenilik.

Yakın gelecekte akaryakıt istasyonları önemli zorluklarla karşı karşıya kalacak. Bu bağlamda öğrenme hayati önem taşıyacaktır. Sürekli öğrenme kültürünü benimseyen istasyonlar, değişen tüketici ihtiyaçlarına daha iyi uyum sağlayacaklardır.

Müşteri hizmetlerinden satışlara, verimli envanter/stok yönetimine kadar birçok alanda sürekli öğrenme, servis istasyonlarına büyük fayda sağlayabilir. Ürünler, hizmetler, müşteri hizmetleri ve satış konularında verilen eğitimler, istasyonların rekabetçi pazarda öne çıkmasına, kullanıcı deneyimini iyileştirmesine ve müşteri sadakatini artırmasına yardımcı olabilir.

Zekâ özellikle akaryakıt istasyonlarını nasıl etkiliyor?

Pazar istihbaratı esastır. Tüketici eğilimlerini ve müşteri tercihlerini bilmek, servis istasyonlarının yerel ürünler veya ek hizmetler sunarak tekliflerini uyarlamalarına olanak tanır. Verilerin iş stratejisini ayarlamada kullanılması önemli bir rekabet avantajı sağlayabilir.

Turizm sektörüne geçecek olursak, bu sektördeki şirketler öğrenmeyi performanslarını artırmak için nasıl kullanabilirler?

Yeni trendler, gezgin tercihleri ​​ve ortaya çıkan teknolojiler hakkında bilgi edinmek çok önemlidir. Şirketler, yüz yüze ve dijital aksiyonları hayata geçirerek daha geniş kitlelere ulaşma ve pazardaki görünürlüklerini artırma imkânı sağlayan stratejik pazarlama eğitimlerinden faydalanabilirler. Bu yaklaşım, tur operatörlerinin hızla değişen bir ortama uyum sağlamasını ve farklı kitleleri çekmesini sağlıyor.

Peki bu sektördeki tutum nasıl?

Olağanüstü hizmet sunmak için motive olmuş ve eğitimli bir ekibe sahip olmak her şeyi değiştirebilir. Seyahat deneyiminin merkezinde insanlar vardır ve olumlu bir tutum, sıradan bir seyahati unutulmaz bir deneyime dönüştürebilir. Çalışanların kendilerini değerli hissettiği bir çalışma ortamını teşvik etmek, daha iyi bir müşteri deneyimine de katkıda bulunur.

KOBİ'ler için sürekli öğrenmenin başarıdaki rolü nedir?

KOBİ'ler için yenilik yapmak ve uyum sağlamak adına sürekli öğrenme olmazsa olmazdır. Yeni dijital araçları ve satış tekniklerini öğrenmek, bu şirketlerin büyük oyuncularla rekabet etmesine yardımcı olabilir. Önemli olan sadece hayatta kalmak değil, zorlu bir ortamda başarılı olabilmek. Bu, KOBİ'lerin kendilerini farklılaştırmalarına ve daha önce düşünmedikleri pazar nişlerini bulmalarına olanak tanır.

İlk adım, organizasyon içerisinde bir öğrenme kültürü oluşturmak ve personelinizi eğitme konusunda proaktif olmaktır. Aynı zamanda esnek olmalı ve değişen tüketici tercihlerine yanıt verebilmelidirler. Son olarak, çalışanlar arasında olumlu ve işbirlikçi bir tutumun geliştirilmesi, bu üçgenlemede başarıya elverişli bir ortam yaratacaktır; öğrenme, zeka ve tutum.

Bu yaklaşımı benimseyen şirketler, geleceğin zorluklarıyla başa çıkmaya ve bu yolculukta ortaya çıkan fırsatlardan yararlanmaya daha iyi hazırlanacaklardır.

DAHA FAZLASINI ÖĞRENMEK İÇİN:

Instagram: @lau_crespi

LinkedIn: www.linkedin.com/in/lauracrespi

WhatsApp: 15 – 5717- 1283